Pek çok kesimi etkileyen ‘Halkı kin ve düşmanlığa sevk’ ve ‘hakaret’ suçunun çözümü Meclis’te bekliyor

CHP’nin sunduğu öneride cumhurbaşkanına hakaret suçundan hapis cezasının tamamen kaldırılması talep edilirken, halkı kin ve düşmanlığa teşvik suçu için “şiddet içeren somut bir saldırıya neden olma” koşulu getiriliyor. Ayrıca, bu suçun düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki açıklama ve eleştirileri kapsam dışı bırakılması öneriliyor.

İktidar, son zamanlarda öğrencilerden gazetecilere, siyasetçilerden sanatçılara kadar birçok kesimi “halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek” ve “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla karşı karşıya bırakırken, CHP’nin bu konularda Türk Ceza Kanunu’nda değişiklik yapılması için sunduğu yasa teklifi Meclis’te dört yıldır bekliyor. Adalet Komisyonu’nda görüşülmeyi bekleyen teklif, ilk olarak CHP’li milletvekillerinin imzasıyla 17 Haziran 2021’de Meclis’e sunuldu. Ancak, teklif geçmiş yasama döneminde ele alınmadı.

Bunun üzerine CHP’nin TBMM Adalet Komisyonu Sözcüsü Süleyman Bülbül, teklifin bu yasama döneminde ele alınabilmesi için 18 Ağustos 2024’te TBMM Başkanlığı’na önerge sundu. Bu süre zarfında, teklif Adalet Komisyonu’nda 7 aydır beklemektedir. Teklifin gerekçesinde, Türk Ceza Kanunu’ndaki anayasaya uygun olmayan hükümlere dikkat çekilirken, mevcut yasal belirsizlikler nedeniyle “keyfi yargısal yorumlar yapıldığı” vurgulanmaktadır. Bu çerçevede, cumhurbaşkanına hakaret, halkı kin ve düşmanlığa teşvik ile Türk milletini ve devletini aşağılama suçlarında değişiklikler önerilmektedir.

‘DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ’ VURGUSU

Öncelikle, cumhurbaşkanına hakaret suçunu içeren madde olan “Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” maddesinin tamamen kaldırılması teklif edilmektedir. Halkı kin ve düşmanlığa teşvik maddesi için ise, hapis cezasının yalnızca “şiddet içeren somut bir saldırıya neden olması” durumunda uygulanması gerektiği belirtilmektedir. Ayrıca, aynı maddeye “Düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki açıklamaların ve eleştirilerin bu suç türünden cezalandırılamayacağı” ifadesinin eklenmesi önerilmektedir.

Türk milletini ve devletini aşağılama suçu için öngörülen altı aydan iki yıla kadar hapis cezasının altı aydan bir yıla indirilmesi teklif edilmektedir. Ayrıca, aynı suçtan 300 gün kamu hizmeti veya adli para cezası verilmesi de CHP’nin teklifinde yer almaktadır. Yine aynı maddeye “Düşünce, ifade ve basın özgürlüğü kapsamındaki açıklamaların, haberlerin ve eleştirilerin bu suç türünden cezalandırılamayacağı” ifadesinin eklenmesi talep edilmektedir.

Related Posts

25 kişilik kadroya 286 kişi müracaat etti

Muğla’da itfaiye eri olabilmek için açılan 25 kişilik kadroya tam 286 kişi müracaat etti. Adaylar teorik sınavın ardından sahadaki uygulamalı sınavda itfaiye eri olabilmek için kıyasıya mücadele etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TDT liderleriyle Budapeşte manzarasında hatıra fotoğrafı çektirdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi’ne katılan liderlerle birlikte Budapeşte manzarası önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.

Kurban bayramı öncesi hilecilere operasyon

Ağrı’da usulsüz hayvan küpesi ve belgelerle farklı illere hayvan sevki yaptığı öne sürülen 9 şüpheli gözaltına alındı. Operasyonda binin üzerinde hayvan küpesi ile çok sayıda belge ele geçirildi.

Pakistan’da okul servisine intihar saldırısı!

Pakistan’ın Belucistan eyaletinde bir okul servisine intihar saldırısı düzenlendi. Saldırıda, 3’ü çocuk olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, ölü sayısının artabileceğini belirtti. Patlamanın sorumluluğunu şu ana kadar hiçbir grup …

Rumen muhalefeti seçim sonuçlarına itiraz ediyor

Romanya’da 2025 Mayıs’ında yapılan ve ikinci tura kalan başkanlık seçimlerinde, Bükreş Belediye Başkanı ve bağımsız aday Nicuşor Dan, seçmenlerin yaklaşık %54’ünün desteğiyle Cumhurbaşkanı seçildi. Rakibi olan ve %46 oy alan George Simion ise sonucu …

Çimentocu şirket cenneti yok etmekte ısrarcı, 3. kez ÇED raporu hazırlığı köylüleri isyan ettirdi

Muğla’da köylülerin ve çevrecilerin 20 yıl mücadele ederek inşaata ruhsatlarını ve imar planlarını iptal ettirdiği çimento fabrikası Danıştay’ın 2 kez iptal ettiği ÇED Gerekli değildir kararına rağmen ısrarından vazgeçmedi, Çimentocu şirket 3. Kez ‘ÇED Gerekli Değildir’ raporu almak için müracaat etti, bakanlık harekete geçti. Köylü ve çevreciler çimentocu şirket ile mücadele kararı aldı.