Aydın Hasan ANKARA – Türk askeri, 2016’dan itibaren aşamalı olarak başlanan harekatlar ile Yayladağı’ndan Yüksekova’ya uzanan Suriye ile Irak’ın kuzeyine denk düşen 1255 km’lik sınır hattının kritik noktalarındaki zorlu vatan görevini sürdürüyor. TSK, Irak’ın kuzeyinde 2019’da başlattığı Pençe serisi, Pençe-Kilit Harekatı’nda bugüne kadar 750’nin üzerinde terörist etkisiz hâle getirildi.
ALAN HAKİMİYETİNİ KAYBETTİ
Pençe Kilit bölgesi ile Metina ve Zap çizgisinin yer aldığı bölge, terörle mücadele açısından kritik önem taşıyor. Bu hattın tutulması ile teröristlerin, dağlık bölgelerden Türkiye’ye geçişleri engellendi. Zap-Metine bölgeleri, dağlık, kayalık ve zor arazi şartlarına sahip. Türkiye’ye sızmaların önlenmesi için bu bölgede alan hakimiyetinin sağlanması gerekiyor. İki yıla yaklaşan Pençe Kilit Harekatı ile TSK, bu bölgede hakimiyeti büyük ölçüde sağladı.
Terör örgütü, bu bölgelerdeki sığınak ve mağaralarda küçük gruplar halinde hareket kabiliyeti zayıf ve komandoların baskısı altında çok zor koşullar içinde barınabiliyor. Ancak teröristler, bu bölgelerin güneyindeki meskun mahalleleri gizlenmek ve hava operasyonlarından kaçınmak için kullanabiliyor.
TERÖRE DIŞ DESTEK
Teröristler, saldırılarda genellikle arazi ve iklim şartlarından yararlanıyor. Teröristlerin en büyük kozu, arazinin yanı sıra görüş mesafesinin düşmesi ve iklim şartlarında teknolojik gözetlemenin yapılamaması. Güvenlik kaynaklarının üzerinde durduğu noktalardan biri, teröristlerin de teknolojik gelişmeleri kullanması. İletişim tarzlarını değiştirmiş durumdalar. Ayrıca terör örgütüne Suriye’de sağlanan teknolojik desteklerin; Irak’ın kuzeyindeki teröristler tarafından da kullanıldığı değerlendiriliyor.
Bazı istihbarat örgütlerinin terör örgütüne teknoloji, bilgi ve silah desteği sağladığı yorumları yapılıyor. Türkiye’nin güçlenmesinden çekinen bazı ülkelerin, istihbarat örgütleri kanalıyla terör örgütüne destek sağladığı üzerinde duruluyor.
